( 10.2.1963 )
HAYÂL ALEMİ DÜNYA
HAK yoludur bizde geldik dünyaya
Bak kalmıyor hiçte mal mülk ukbaya
Nasibinde var ise alırsın buradan
Maziinde olursun sende bir hatıradan
Zavallı Necdet sende düştün esfele
Çıkmaktır kuyudan en müşkül mes'ele
Dünya bize her an efsun okuyor
Sonra hemen dize gelsin bakıyor
Aldanmamak bu süfli miskine
Yapmalı hep ne isterse tersine
Zavallı Necdet sende düştün esfele
Çıkmaktır kuyudan en müşkül mes'ele
Hayatta iken yönünü döndürmessen kıblene
Ahirete gidince güvenilir mi ilmine
Bak günümüz hep beş pula gidiyor
HAK bizden mutlak İLLÂ istiyor
Zavallı Necdet sende düştün esfele
Çözülür sabırla en müşkül mes'ele.
-----------------------------
( 27.8.1988 )
KUR'AN OKU
Ey hitabı İlâhiye mazhar
Gönlündeki güzeli eyle izhar
Çekmeden seni içine mezar
Şevk ile kendine Kur'an oku.
Yaşayan var nice gaflet ehli
Görürler hayatı toz pembeli
Zannederler ki uzun vadeli
Gafletle yaşayana Kur'an oku.
Kabre girmiş biçare ölüler
Arkadan çoğu hayır beklerler
Fatiha isteyip yad ederler
Evvel gidene Kur'an oku.
Öğrenir belki birkaç mesele
Tamamen düşmemişse esfele
Uğraşman gider sanma nafile
Bıkmadan cahile Kur'an oku.
Zevkine varmıştır mutlak elbet
Ondaki sırra etmiştir hayret
İdrak edende hayreti seyret
Sıkılmaz hiç alime Kur'an oku.
Neşelendirmek için dervişi
Varsa bile bin bir işi
Nasıl olur bak zikre girişi
Hak içün dervişe Kur'an oku.
Ariftir cümle gerçeği bilen
Odur İrfan ocağından gelen
Doğruca Hak yoluna giden
Halk içün Arife Kur'an oku.
Seni dokuz ay taşıyan
Gece gündüz gözünde ışıyan
Her hastalandığında acıyan
Fedakâr anana Kur'an oku.
Bir ömür dışarlarda çalışan
Sana hep yedirmeğe alışan
Hayat boyu dünya ile yarışan
Cefakâr babana Kur'an oku.
Nice dostların vardı geçmişte
Mevla seni bir güzel seçmişte
Bugün her fırsat elinde işte
Lütfet dostlarına Kur'an oku.
Anlamaya bak İlâhi kelâm
Nasıl duymazsın sana selam
Hissedersin hep bunca ilhâm
Gafil olma bilerek Kur'an oku.
Vardır onda Peygamber kıssası
Mevzular hassasların hassası
Hep toplar kimin varsa hissesi
Yazık etme duyarak Kur'an oku.
Rahmed istersen Peygamberinden
Hemen kalk çabuk fırla yerinden
Yüzünden veya ezberinden
Sevgili Peygamberine Kur'an oku.
-----------------------------
( 14.12.1985 )
KONYA KONYA
Gel gönül enginden süzülüp yere doğru
Yolumuzu tutalım bir yüce ere doğru
Coşkun sele kapılıp giderken deryaya doğru
Yorulup bir dala konalımmı? Kon'ya Kon'ya.
Bir şehre vardı uzaktan yolumuz
Kalmadı gitti sağımız solumuz
Bir oldu edna ile ulumuz.
Burası neresidir dedim Konya Konya.
Mevlâna dediler bir vechi vardır
Aşıklara her dem bulunmaz yardır
Gönlüne dolanlar elbet bahardır
Burası neresidir? dedim Konya Konya.
Tebrizli Şems parlamakta ortada
Cesedi kuyuda kendi alâda
Ne olduğu bilinmez halâda
Burası neresidir dedim Konya Konya.
Sadreddin'i Konevi'de vardır erlerden
Muhyiddin'i geldi uzak illerden
Derya'ya daldılar geçip göllerden
Burası neresidir? dedim Konya Konya.
Mevlânadan sardı bir aşk cihanı
Bulunmaz o demlerin anı zamanı
O meclis dost edinmiş yarı ayarı
Bizde o meclise konalım'mı? Kon'ya Kon'ya.
Varlık gemisi dolandı dünyayı
Yokluk sahiline geldi dayandı
O yerde kapalı gözler uyandı
Bizde o yere konalım'mı? Kon'ya Kon'ya.
Öyle bir şehir ki şehirler hası
Tutulmaz orda hiç aşıklar yası
Okunur devamlı gönlüm Elif bası
Seni unutmak mümkün'mü? Ahh Konya Konya
Yeşil türbe alemi coşturdu ezelde
Ne değerler vardır ordaki güzelde
Mevlevide'ki şiirde gazelde
Dostları toplayandır Konya Konya.
Alâattinden bir bak aşağı
Doyulmaz seyrine doğarken şafağı
Bölük bölük geçer aşıklar kuşağı
Bizde bu tepeye konalım'mı? Konya Konya.
Şeb'i aruz düğün gecesidir Ölüm
Bu oyunu oynayabilirmisin gülüm
Seni kapıp gittiğinde coşkun selim
Sahiline attığı yerdir Konya Konya.
Mesnevide dizilidir inciler
Aşıklar bütün sırları inceler
Kervanları bir güzel şehre indiler
Bu indikleri yerdir Konya Konya.
Mevlâna dedi altı ciheti kapa
Aklı olan varlığını hemen yaka
Bu işler acildir hiç değildir şaka
Gerçek konucu isen kendine Kon'ya Kon'ya.
Ufuklarda arama sakın güzeli
Bilmezmisin sen ezelisin ezeli
Bu sırları gönlümüzde bildik bileli
Bizdedir Konya gel de Kon'ya Kon'ya.
-----------------------------
( 21. 8.1988 )
KADİR GECESİ
Bir kadir gecesiydi o akşam
Cümle yaran topluydu o akşam
Ne alemdi ne alemdi o akşam
Şeyhimle son kadir gecesiymiş o akşam.
Canlar toplanmış sanki semada
Dergâha gökten nurlar dolmada
Bütün dervişler hep yol almada
Şeyhimle son kadir gecesiymiş o akşam.
Pek konuşmuyordu çünkü yorgun
Konuşturuyordu canları dalgın
Gecenin feyzi herkese yaygın
Şeyhimle son kadir gecesiymiş o akşam.
Bir vuslat ve gariplik hali idi
Ey canlar kadrinizi bilin dedi
Hepimize tek tek gülümsedi
Şeyhimle son kadir gecesiymiş o akşam.
Yemeğe oturduk hep birlikte
Sofra'i maideden yedikte
Allah bize lütfetti dedikte
Şeyhimle son kadir gecesiymiş o akşam.
Başladı zikri tevhid şevk ile
Name name döküldüler dile
Verdik canları coşkun sele
Şeyhimle son kadir gecesiymiş o akşam.
Aşık Hüseyin başladı söze
Ayan oldu sırlar kapalı göze
Nasıl geçilmez bu halde öze
Şeyhimle son kadir gecesiymiş o akşam.
Görmedi bir daha kadir gecesi
Amma kadrini bilenlerin yücesi
Düşmedi ağzından aşkın hecesi
Şeyhimle son kadir gecesiymiş o akşam.
-----------------------------
( 15.5.1982 )
KİME
Dünyaya geldik iradesizce
Yaşarız gafletle gündüz gece
Akıllar kemale ermeyince
Gün kime sene kime ömür kime?
Gaybdan şuhuda eyledik sefer
Yürüdük gurbette şamu seher
Biraz gam hüzün biraz da keder
Hayat kime memat kime mevt kime?
Kazandık güya maddeyi malı
Evlâtlar cümle dostlar iyali
Bunlar dünyanın tutulan dalı
Mal kime mülk kime evlât kime?
Haktandır başımıza gelenler
Hepsi çileden geçti erenler
Postları gamhaneye serenler
Keder kime hüzün kime gam kime?
Zorlanma kaçamassın kaderden
Ölsende her gün hüzün kederden
Bozulmaz takdir ne gelir elden
Gazap kime isyan kime nisyan kime?
Zuhur eyler alemde bin türlü
Diler açık diler bakar örtülü
Hepside birer geçer görüntü
Hak kime Hakkı kime Hakim kime?
Maddeden manâya geç görüver
Libası hiçliği gel örüver
Alemin defterini dürüver
Ahret kime Cennet kime kevser kime?
Gözün aç bak görünen dost yüzü
Eğer kendinde buldunsa özü
Duyduğun cümle söz Hakkın sözü
Hak kime batıl kime gerçek kime?
Candan Canandan haber almayan
Bahrı zatına hemen dalmayan
Cura'yı teli vahdet çalmayan
Can kime Canan kime Cemâl kime?
Varlığın birliğinde her şeyin
Hakikate baş eğip beli deyin
Sofrai Maide'den de yeyin
Nefis kime Ruh kime Rahmet kime?
Silkin üstünde kalmasın turab
Batınına verir bir çok azab
Hesapların ne incedir yarab
Gizli kime sır kime esrar kime?
En son zuhurun oldu beşerde
Hesap görürsün neden mahşerde
Alemi kapladın dışta içerde
Rasûl kime Kitap kime İnsan kime?
Semanın hüznü oldu bir kuşa
Bizde vahh vahh ettik takılırsa
Hoş görür bizi dedik mazurca
Kus kime bülbül kime gül kime?
-----------------------------
( 8.10.1978 )
KIYMETİNİ BİL
İbret gözün aç kıl temaşa alemi
Hele bul o dünyadaki Ademi
Cenabı Mevlâm yitirmeden vadeni
Ömrünün değerini kıymetini bil.
Anladınsa eğer o esrar'ı mim'i
Buldunsa eğer Muhammedil emin'i
Açtınsa eğer Hakka gönlü sineni
Gönlünün değerini kıymetini bil.
Gülleri görürsün mevsiminde açar
O Cemâlden türlü kokular saçar
Rayihası her seherde göklere uçar
Kokunun değerini kıymetini bil.
Gül dediğin ağaçta kemâldir
Nur'u Muhammedi onda Cemâldir
Aşıklara koku renk Haktan selâmdır
Gülünün değerini kıymetini bil.
Aşık hemen gel kendini bul
Eğer Hakka olur isen tam kul
Dünya ve masiva etmez de bir pul
Kulluğun değerini kıymetini bil.
Aşıklara hor bakmayın sakın
Huzura girerler hep akın akın
Yanlarına varınca edebini takın
Aşıkların değerini kıymetini bil.
Gelin hep beraber aşka yanalım
Rasulûllahı gönülden içten analım
Ondaki esrar'ı İlâhiye dalalım
Sırrının değerini kıymetini bil.
-----------------------------
( 15.10.1977 )
KÂMİLLERİ BUL
Nerde baba kardeş hani deden
Savrulursun bir gün toz gibi yerden
Bunları düşünde ecelden evvel
Yürü durma kâmilleri bul.
Zannetmeki ağyarsın
Bilki sende bir yarsın.
Üzülme efendim umutsuz olma
Günahım çok diye yirinip durma
Cahilede sakın akıl danışma
Yürü durma kâmilleri bul.
Zannetmeki ağyarsın
Bilki sende bir yarsın.
Cahildir taş ile toprağa koşan
Böylece bir ömrü bigâne aşan
Bulamaz aslını yolunu şaşan
Yürü durma kâmilleri bul.
Zannetmeki ağyarsın
Bilki sende bir yarsın.
Geçen geçmiş gelecek ise mübhem
Nasibin şu demdir şu demdir şu dem
Olmak ister isen sende bir Adem
Yürü durma kâmilleri bul.
Zannetmeki ağyarsın
Bilki sende bir yarsın.
Ademdir bu alemin varlığı özü
Duyanda odur Mevlâdan ilk sözü
Gafletten uyanda aç iki gözü
Yürü durma kâmilleri bul.
Zannetmeki ağyarsın
Bilki sende bir yarsın.
-----------------------------
KONYA
( 13.12.1987 )
KANARCASINA
Hak'ka bağlan ey gönül
Aşk'a dağlan sende gül
Ariflere verde el
İç meyinden kanarcasına.
Meleklere bak hele
Hep vermişler el ele
Haydi sende gelsene
Enginlere uçarcasına.
Bütün benliğini kaplasa
Yüreğin hop hop hoplasa
Misk'ü amber koklasa
Topla seni sararcasına.
Kendine dön zorlansanda
Nefsin ile bozuşsanda
Bağzan mağlup olsanda
Yine saldır yararcasına.
Derindir belki kaynağın
İyi bas kaymaz ayağın
Nasıl eridi dağı Ferhad'ın
Sende vur kazarcasına.
Kendini aşmayı dile
Nefsini verip yele
Hakkın yardımı gele
Neş'elen coşarcasına.
Yönünü Hak'ka döndür
Gün bak bu gündür
Nefis ateşin söndür
Hak'ka bağlan taparcasına.
-----------------------------
( 25.1.1978 )
KEMÂL YOLU
İster isen gönül tapusun
Hemen tut şeyh kapusun
Bekle bir gün alırlar içeri
Sakın çıkma ordan dışarı.
Hizmete başla durmadan
Hemen geç akla karadan
Kanlar aksada yaradan
Sakın ayrılma o yardan.
İstiğfar salâvat tevhid oku
Başlar isen açılır Cennet yolu
Gönlüne batınca aşkın oku
Hemen duyarsın manâdan koku.
Evvelâ nefsi emmare gelir karşına
Vur Zülfikârı ALİ aşkına
Bakma haline döner şaşkına
Bir daha vur ALLAH aşkına.
Kan akar yerlere saçılır
Kişi sonra levvameye seçilir
Burada da nice günler geçilir
Aşk şarabı yavaş yavaş içilir.
Gün gelir mülhimeye yol olur
İşte HAK'kın sırat'ı budur
Gaflette kalıpta olma mağdur
Yolunu tıkar bir küçük gurur.
Böyle nice makam görülür
Aşk gömleği sıra sıra örülür
Gözlerinden kanlı yaşlar dökülür
Sabredersen sonunda Cemalûllah görülür.
-----------------------------
( 4.10.1979 )
LEYLEİ KADİR
Leylei kadre ermek
Ne güzelmiş bir bilsen
Leylei kadre eren kişi
Kendi kadrini bilse gerek.
Kendi kadrin bilmeyeni
Leylei kadir neyine gerek
Hüda bilirdi onu ki
Bin aydan hayırlıdır.
Kendi hayrın bilmeyenin
Onun hayrı nesine gerek
Kadrini bilen kişi
Sıkı tutar baştan işi.
Her geceyi kadir bilir
Aydınlanır onun içi
Leylei kadrin sırrına
Varmak ister isen.
Ondaki gizli manâyı
Hemen tatmak istersen
Senede bir dönüp gelen
O geceyi bekleme.
Her gece bir kadirdir
Hâttâ her an bir kadir
Onların kıymetini bil
Olsun her anın kadir.
İşte hayat budur gaye bu
İnsandaki maye bu
Bunu anlamak için
Bilirmisin ne gerek.
Bir mürşidi kâmile
Bende olup seyretmek
Evvel kadrini bilmeyi
Vazife edinerek.
Sabah akşam durmayıp
Zikre devam ederek
Nardan Nur'a doğru
Yavaş yavaş yükselerek.
Evvel kendi kadrin
Sonra mürşidin bilerek
Sonra Kur'an sonra Hadis
Sonrada kalbin bilerek.
Aşkı İlahi feyzi mutlak
Lütfu ihsan bularak
Ancak Leylei kadrin
Kadrini böylece bilir kişi.
Başka türlü nafile
Yaptığı nafile olur
Senede bir kazandığı
Ahiretinde yetmez olur.
Gönül ehli olanlar
Taklidi takvadan geçerler
Kanat açıp göklere
Enginlere uçarlar.
Sayıları hesapları
Ehline bırakırlar
Dost ile dost olup
Dostla seyran ederler.
Kadrin kıymetin bilip
Her an bayram ederler
Necdet sende kadrin bilirsen
Dostla seyran edersen.
Yarla bayram edersen
Muradına erersen
Hemen secdeye kapan
Mevlâ'dır bunu yapan.
Gevşek davranıp
Yolundan sapan
Nefsine mağlûp olup
Elbet kalır yayan.
Tevhid zevkine ermez
Sanki gelir yavan
Menziline erişmek için
Sıbgatullah'a boyan.
-----------------------------
( 15.11.1977 )
MÜNACAAT
ALLAH ALLAH ALLAH ALLAH
Dem bu demdir
Devran bu devran
Gül bülbüle hayran
Bülbül güle suzan
Gönüllerde seyran
Gözlerde nihan
Zatında mihman
Sıfatınla üryan
Ey sevgili İnsan
Hacetimiz var her an.
-----------------------------
( 7.7.1977 )
MEVLÂM SENİ ÖZLERİM
Nasihattir hep sözlerim
Bak gafletsiz söylerim
Dalar gider gözlerim.
Mevlâm seni özlerim
Hep yolunu gözlerim.
Gündüz işte gece düşte
Bigâneyim görünüşte
Her gönlüme girişinde.
Mevlâm seni özlerim
Hep yolunu gözlerim.
Bak aleme ibret ile
Topla gülü demet ile
Hak yolunu bile bile.
Mevlâm seni özlerim
Hep yolunu gözlerim.
Sensin Rahman sensin Rahim
Sensin kadim Sensin daim
Fakirlerden bir fakirim.
Mevlâm seni özlerim
Hep yolunu gözlerim.
-----------------------------
( 17. 8.1988 )
MEVLA'YA KUL OL
Gençlikte yapılan ibadet
Getirir sana her türlü gayret
Bu istikamet üzere sabret
Gençlikte Mevla'ya kul ol her zaman.
Yaşın ilerliyor yavaş yavaş
Kendinle olmaya bak ey kardaş
Vakit geçirmeden Hakka yaklaş
Olgunlukta Mevla'ya kul ol her zaman.
İhtiyarlıyorsun her geçen gün
Giydiğin keten oldu belki yün
Yine geçti boş yere bugün dün
Ölmeden Mevla'ya kul ol her zaman.
Uyanıp yataktan zinde olup
Varlığını düşünceye dalıp
Gaflet uykusundanda uyanıp
Sabahları Mevla'ya kul ol her zaman.
Öğlende dinlenirsin biraz
Dikkat et gelmesin sana araz
Olsun sinek vızıltısı saz
Öğlenleri Mevla'ya kul ol her zaman.
Gölgeler olunca iki misli
Fani yavaş yavaş olur hisli
Salâtu vusta olur bahisli
İkindileri Mevla'ya kul ol her zaman.
Akşam vaktinde kararır etraf
Garipler olur hepsi bir tuhaf
Başlar aşıklar gönlünde tavaf
Akşamları Mevla'ya kul ol her zaman.
Yatsıda gizlenir bütün alem
Görünmez şekil suret hem
Koyulaştığında İlahi dem
Yatsıları Mevla'ya kul ol her zaman.
Gecelerde ne sırlar var bilsen
Sende canan sohbetine ersen
Hak Cemale ermeyi dilersen
Geceleri Mevla'ya kul ol her zaman.
İyi olduğun zamanda çalış
Böyle olur gönülde açılış
Dünya hayatı yarıştır yarış
Sağlıkta Mevla'ya kul ol her zaman.
Hasta olsanda arada biraz
Herkesi uğraştırır bu maraz
Yemeği içmeği hesapla az
Hastalıkta Mevla'ya kul ol her zaman.
Ölüm bileti gelmeden evvel
Ol hakkın dileğine tevekkel
Hiç vakit geçirme kendine gel
Dünyada Mevla'ya kul ol her zaman.
-----------------------------
( 20.1.1963 )
MELEKLERDEN KONUŞAN
Üç yıl oluyor İsrafilin surun duyalı
Üç yıl oluyor Azrailin nefsim alalı
Üç yıl oluyor Cebrailden sırlar duyalı
Üç yıl oluyor Mekâilden hayat bulalı.
Evvelce dinler idim bunları
Kesrete boğarlar idi birleri
Üstümde iken dünya kirleri
Duymazdım hoş bahçede kokan gülleri.
Gafletle geçti böyle hep yıllar
Bakardım uzaklara kapalı idi yollar
Nerden nereye gidiyoruz ey dostlar
Müşkilime cevap verecek yokmu?
Namaz kılardım her gün
Oruçlu idim çok gün
Çalışırken her geçen gün
Zevk olmazdı gönülde bir gün.
Kulak sağır gözler görmez
Nefis ağır Ruhum çekmez
Yol uzun çabuk bitmez
Yolcuyum acep kılavuz yokmu?
DEDİ İSRAFİL
Böyle ten kabrinde yatarken ben
Kulağıma hoş sedalar geldi dedi
Kalk artık uyan İsrafilim ben
Gamı at nefsi bırak tut elimi
Hakkın huzuruna çıkarayım seni
DEDİ AZRAİL
Dünyaya niçin sıkı sarıldın
Nefsin alınca bana neden darıldın
Üzülme sakın ölürüm diye sen
Sonsuz hayatı bağışladım sana ben
Biraz gayret birazda sabret
Sonunda dostunla olursun elbet.
DEDİ CEBRAİL
Yalan yanlış öğrendiğin bilgiler
Eğridir dünyadaki bütün çizgiler
Gel sana HAK'tan anlatayım
Boynuna altun halka takayım
Duyduğun sırları kalbinde saklatayım
Bak ikinci doğuşta neler göreceksin
Aynel yakıyni aynen bileceksin.
DEDİ MEKÂİL
Dünyada gezen ölülere aldanma
Ehli keyfe uyup gaflete dalma
Ehli beyte uyki seni sevsinler
HAKKIN huzurunda şefaat etsinler.
İşte bir elim gönlüne ekiyor Nurları
İşte bir elim gönlüne saçıyor sırları
Zamanı gelince bunları biçersin
Bire bin varmış o an seçersin.
Kervan yolda yolcu isen gidersin
Dünyayı sevdin ise ahireti bilmessin
Çabuk çabuk yavrum ömrün bitiyor
Uyan uyan Necdet gece geçiyor.
Ol zaman cesedimden doğruldum
Ruhumu ve Nefsimi bir birinden ayırdım
Yavaş yavaş gafletimden ayıldım
Düşümde gördüğüm pire bayıldım.
Kalktım baktım şeyhimmiş
HAK Cemalin biraz açmış
Oradan Vahdet Nurları saçmış
Hayallerin cümlesi kaçmış.
Dedi işte hep biziz
HAK'tan başkasın bilmeyiz
İSRAFİL AZRAİL CEBRAİL MEKÂİL
İşte burdada NUSRET'iz.