( 20.10.1966 )
GELDİM
Elest deminden sonra Dünyaya geldim
Nimetlerini yedim şükrane geldim
Nefsimi yakmak için külhane geldim
İsmini duymak için divane geldim.
Seni bilmek diledim Habibine geldim
Seni bulmak diledim KUR'AN'ına geldim
Seni sevmek diledim Rasul'una geldim
Seni görmek diledim Nur'una geldim.
Batından zahire zahirden batına geldim
Ruhtan bedene bedenden Ruh'a geldim
Nurdan zulmete zulmetten Nur'a geldim
Sevgiden gaflete gafletten sevgiye geldim.
Ekildim biçildim harmane geldim
Eğildim büküldüm huzura geldim
Ağladım yalvardım göz yaşe geldim
Yiğit değilim amma meydane geldim.
-----------------------------
( 4.5.1979 )
GAYE
Bu alemden maksat gayedir gayesizlik değil.
Gaye oldurki sana yoldur yolsuzluk değil.
Her şeyi olduran mayedir mayesizlik değil.
Haya'dır İnsanı yücelten hayasızlık değil.
Kaygı yol aşdırır İnsane kaygısızlık değil.
Aşktır maşuka kavuşturan Aşksızlık değil.
Can ile cana ulaşılır cansızlık değil.
İnsan İnsan ile İnsandır hayvanla değil.
Seni HAK'ka erdiren HAK'tır HAK'sızlık değil.
İstersen HAK'kı bulmak çalış tembellik değil.
Dünya bir cevherdir değer bil değersizlik değil.
Ömrünü boşa harcamaki iflâs yeri değil.
Burası imkân alemidir İmkânsızlık değil.
İnsanları umut yaşatır umutsuzluk değil.
İş bu alemde yanmaktır ötede değil.
-----------------------------
( 5. 8.1963 )
GÜZEL ALLAHIM
Duydum ki varmışsın güzel ALLAH'ım
Göremedim nerdesin güzel ALLAH'ım
Damarlarınızdan yakiynim diyorsun
Şübhem yok asla biliyorsun.
Acaba bendemisin güzel ALLAH'ım
Acaba nerdesin güzel ALLAH'ım.
Duydumki gökteymişsin güzel ALLAH'ım
Madem ki arzda ne var güzel ALLAH'ım
Habibin dedi cennetten uzatsam ipi
Muhakkak ucu RABBİME değer idi.
Acaba yerdemisin güzel ALLAH'ım
Acaba nerdesin güzel ALLAH'ım.
Mekânları yaratmışsın güzel ALLAH'ım
Sana mekân yokmu güzel ALLAH'ım
Mekânların mekânıyım diyorsun
Perdelerini hemen örtüyorsun.
Yoksa bütün alem hep senmisin güzel ALLAH'ım
Yoksa gören ve görünen hep senmisin güzel ALLAH'ım.
Duydum ki gönüldeymişsin güzel ALLAH'ım
Acaba hangisindesin güzel ALLAH'ım
Kırık kalplerin yanındayım
Gariplerin bağındayım diyorsun.
Acaba yanan kâlbimdemisin güzel ALLAH'ım
Acaba öten bülbüldemisin güzel ALLAH'ım.
Duydum ki davetin varmış güzel ALLAH'ım
Koştum habibini buldum güzel ALLAH'ım
Baktım sen ondasın oda sende
Perde yok asla yok perde
Pekiyi ben nerdeyim ben nerde
Hayretteyim her an her yerde
Sultanım kulunum kapına geldim
Habibini buldum kendime geldim
O her yerdedir üzülme dedi
Benliğini yakınca sendedir dedi
Azmimiz yolunda ölmektir karınca misali
Fakiri unutma Rabbim tattır visali
Artık yerini biliyorum güzel ALLAH'ım
Ölmeden evvel ölüyorum güzel ALLAH'ım.
-----------------------------
KONYA
( 12.12.1987 )
HEMEN GEL
Hz. ŞEMS'te
Yol budur ancak bilene
Gönül verme her önüne gelene
Bir imkân geçirdinse eline
Hemen Aşkullaha gel.
Düşün halini çok zaman
Derun içre gönlünü saran
Bağzanda seni yoran
Hemen fikrullaha gel.
Kaynar gönlünde bir kazan
Vaktini değerlendir sende kazan
Ey dertli Aşık Ozan
Hemen zikrullaha gel.
Hakkın sevgilisi Habib'i Ekrem
Ondan gelir bunca ikram
İster isen gönlünde bayram
Hemen Habibullah'a gel.
Hakkın gayrı olan kelâm
Fayda vermez vesselâm
Kendine dön ey Adem
Hemen Kelâmullaha gel.
Dostluk libasın giymeye
Hakkı her dem bilmeğe
Cümle varlığı sevmeye
Hemen Halilullaha gel.
Gayretin azaldı ise eğer
Biraz gaflete düşmüşsün meğer
Bu işler çok gayrete değer
Hemen şevkullah'a gel.
Güçlenmek için sende
Genişleyerek her ande
Ulaşmak için enginlere
Hemen Kudretullah'a gel.
Duymak istersen sende seni
Ara hem bende beni
Ele geçirmek için böyle demi
Hemen Sırrullah'a gel.
Sırat'ı mustakimi çabuk geç
Daha ileri menzili seç
Durma sakın kalma geç
Hemen Sıratullah'a gel.
Bir güzel boyanmak için
Hakka yaran olmak için
Aşk derdine yanmak için
Hemen Sıbgatullaha gel.
İbret almak için Aşktan
Gönlüne inen çerağdır Arştan
Serapa varlığı tutuşan
Hemen Hazreti ŞEMS'e gel.
-----------------------------
( 20. 2.1970 )
HAC
Hac Hac dersin hacca gitmek istersin
Kabe sende sen nerdesin.
-----------------------------
Hacı ona derlerki Mevlânın yolun bula.
Hac ona derlerki gönül içre yol ola.
-----------------------------
Bu bir sırdır nasib olmaz her kula
Erenler meclisinde Kâbe'yi gösterirler sana.
-----------------------------
KONYA YOLUNDA
( 12.12.1986 )
HADİ KALKSANA
Kervan yürüyor ey dertli kardeş.
Kendine bul gönülden bir eş.
Kurma sakın boş hayellerle düş.
Hadi kalksana benliğini aşsana.
Uyan nesin nasılsın nerdesin.
Kaldır gözünden varlık perdesin.
Özünü bilmek için her şeyin.
Hadi kalksana benliğini aşsana.
Dalmışsın bir güzel gaflet haline.
Bu hâlden bilmem ne geçer eline.
Amellerin tutulmuş sam yeline.
Hadi kalksana benliğini aşsana.
Durma geçiyor vaktin an be an.
İçinde kalmış ölüyor bu can.
Ruhun feryad edip kan ağlıyor kan.
Hadi kalksana benliğini aşsana.
Geçti hep sevdiklerin sıradan.
Bir gün çıkarsın sende aradan.
Bakidir çünkü mutlak yaradan.
Hadi kalksana benliğini aşsana.
Elinde varken bunca imkân.
Boş geçirdiğin günlere yan.
Nefsine karşı dayanda dayan.
Hadi kalksana benliğini aşsana.
Birazda gel kendine dön.
Aklına şuuruna yön ver yön.
Kendini yakıyorsun artık sön.
Hadi kalksana benliğini aşsana.
Benim dersin hep ortada varken.
Peşinde cümle eşya sana yarken.
Çok şeyler kaybettin buldum derken.
Hadi kalksana benliğini aşsana.
Sen dersin ben dersin o dersin.
İstermisin vehmin yere sersin.
Eğer aldıysan ehlinden dersin.
Hadi kalksana benliğini aşsana.
Benliğine eğil aslını ara.
Sonra düşünürsün bak kara kara.
Sen seni bulursan varırsın yara.
Hadi kalksana benliğini aşsana.
-----------------------------
( 19.10.1981 )
HU ALLAH İLLÂLLAH
Ezelden geldim yane
HU ALLAH İLLÂLLAH.
İçtim gözünden kane
HU ALLAH İLLÂLLAH.
Her dem ciğerim yanık
HU ALLAH İLLÂLLAH.
Her an gönlüm uyanık
HU ALLAH İLLÂLLAH.
Ben giderim aslıma
HU ALLAH İLLÂLLAH.
Yol bulurum dostuma
HU ALLAH İLLÂLLAH.
Yürü sende Canane
HU ALLAH İLLÂLLAH.
Nurlar dolsun hanene
HU ALLAH İLLÂLLAH.
Kalma sakın bigâne
HU ALLAH İLLÂLLAH.
Çekseler seni dâre
HU ALLAH İLLÂLLAH.
-----------------------------
(27.9.1981)
HADİ ALLAHA ISMARLADIK
A'mada kaldım bir nice zaman
Vahdette sürdüm ben hayli devran
İstedim eylemek birazda seyran
Yöneldim HALİL'e Habib'e doğru
Hadi ALLAH'a ısmarladık haydin eyvallah.
Önce hâlk ettim Nur MUHAMMED'i
Elbise giyip oldu AHMED'i
Hediye ettim ona SAMED'i
Yöneldim HALİL'e Habib'e doğru
Hadi ALLAH'a ısmarladık haydin eyvallah.
Bir zaman Cennet içre dolaştım
İblis'e uyup aklımı şaştım
Adem iken sınırıda aştım
Yöneldim Havva'ya elmaya doğru
Hadi ALLAH'a ısmarladık haydin eyvallah.
Cennette iken ayağım kaydı
Onu da MEVLÂ kusurdan saydı
ADEM HAVVA İBLİS'de oradaydı
Yöneldik dünyaya esfele doğru
Hadi ALLAH'a ısmarladık haydin eyvallah.
İdris ile türlü urbalar biçtim
Giyip süslenip renkleri seçtim
Bir zaman sonra hepsinden geçtim
Yöneldik makam'ı Aliye doğru
Hadi ALLAH'a ısmarladık haydin eyvallah.
Nuhla inşa ettik gemiyi
Seyranda hem azalttık yemeği
Onunla geçti hayli emeği
Yöneldik Cudiye Cebel'e doğru
Hadi ALLAH'a ısmarladık haydin eyvallah.
İbrahim'e de çok oldum yoldaş
İsmail'e döktük birlikte yaş
Onda başladı tevhidde hâldaş
Yöneldik kesretten Vahdete doğru
Hadi ALLAH'a ısmarladık haydin eyvallah.
Musa (AL) ile de sözleştim Tur'da
Len terani dedim ona burda
Ve bi vadil mukaddesi tuva
Yöneldik kelâmdan Kelime doğru
Hadi ALLAH'a ısmarladık haydin eyvallah.
İsa'yı Meryem'e nefyettim biraz
Kalmadı onda hastalık maraz
Gafiller bu sırra oldular garaz
Yöneldik derken Ruhûl Mesihe
Hadi ALLAH'a ısmarladık haydin eyvallah.
En sonunda erdim Mustafa'ya
Koşarak hemen şehri safaya
Düşmemek için her dem hataya
Yöneldik habib'e mahbub'a doğru
Hadi ALLAH'a ısmarladık haydin eyvallah.
-----------------------------
( 23.8.1988 )
HAZMİ TURA'NIN HUZURUNDA
Gitmiştim bir gün Nusret Tura'ya
Gönderdi beni Hazmi Tura'ya
Yazdı verdi elime bir kâğıt
Sanki içinde bin türlü ağıt
Gidip Fatih'e girdim dergâhına
Alıp içeri oturttu yanına
Okudu elimdeki kâğıdı
Çözülen ayağımın bağıdı.
Oğlum dedi hergün şunları yap
Gittiğin dünyadan hemen sap
Görünce o muhterem Hak dostu
O günüm bilsen ne hoştu.
Hadi oğlum Allah Selâmet versin
Yoluna güle güle gidersin
Çıkarma bizi sakın gönülden
Gaflette kalırsan ne gelir elden.
Hazmi Tura ilk mürşidim oldu
İhsanları fakire çok boldu
Bir gün yine gittim dergâhına
Oturttu beni hemen karşısına.
Anlat bakalım gördüklerini
Değerlendirelim hallerini
Anlattım tüm gördüklerimi
Başımdan geçirdiklerimi.
İki şeye sevindim dedi bana
Bunları anlatayım sana
Biri unutmamışsın bizleri
Diğeri gitmişsin hayli ileri.
Okuturdu mesnevi Bayezitte
Bir gün nasip oldu orda ziyarette
Anlatıyordu hakikati Nuh'dan
Nasıl kurtulunur o tufandan.
Sanki şu anda görür gibiyim
Ruhaniyetini sezmiş gibiyim
Bakıyor sanki yazdıklarıma
Tebessüm ediyor anlattıklarıma.
Tekrar yine gittiğimde dergâha
Ulaşamadan o padişaha
Hacdan gelince pek hastalanmış
Hemen Rahmeti Rahmana dalmış.
O anda sanki sıddıkın sözü
Muhammed öldü ise Allah baki
Şimdi ne yapacağız dedim
Nusret Bey'e gideceksiniz dediler.
Daha evvel dükkânda çalışıyorken
Sanki geldi karşıma duvar içinden
Coşturdu beni tevhid ile
Bende şaştım o zaman bu işe.
Sonra baktım yere iyd yazılmış
Sanki bir el hat kazımış
Anladım ki o an bayrammış
Fakire lütfen vedaya gelmiş.
-----------------------------
( 5.12.1963 )
HAKİKAT YOLCULUĞU
Tâ ezelin derinliklerinde bir hâl idi
Rab vahdette zaman ve mekân yok
Tâ evvelin evvelinde bir hâl idi
Sema ve cihanın adı sanı yok.
Yaradılmamış henüz Nur'ı MUHAMMED'i
Başlamamış fitnesi nefis ve şeytanın
Yazılmamış dahi mührü Peygamberi
Yokmuş zerresi nefs ve eşyanın.
O ezel aleminden geliyor bu kün emri
Her şeyin başlangıcı kâinatın nüvesi
Bu güzel alemden çıkıyor zuhura kendi
Sırrı ayan eyleyip cihan oldu müzesi.
Başı olmayan başlangıçta Rab yarattı inciyi
Zuhurunda incinin yoktu sonu ve başı
Sonra bakınca aşkıyla Rab ağlattı inciyi
Utancından incinin eridi aktı yaşı.
O yaş ki ilk tecelliye mazhar
Nur'u MUHAMMEDİ'nin ilk zuhuru
Aşk ile doldu her tarafı esrar
Bulacaktı alemler bununla huzuru.
Yine Rabbin tecellisi belirdi ezelde
Nur'u MUHAMMED'iden doğuyorken Peygamberan
Bir hoşça cümbüş başlamıştı ezelde
Ediyordu Habibine doğanları armağan.
Ruh'u Peygamberiden doğuyordu veliler
Başlamıştı hem lehvi mahfuz yazmağa
Sıra ile geliyordu yüzü güzel benliler
Rab ezel şarabını dolduruyordu bardağa.
Açıldı yaprak yaprak sema
Yayıldı katmer katmer arz
Aşk ile yandı başladı sema
Eyledi alem halini Rabbine arz.
Ol alemde öyle bir mahâl ki
Fitne Fesat hep dolu dolu
Rabbın son tecellisi bu hâl ki
Bağlananın kötüdür hep başı sonu.
Ey Rabbim fakirde gözlerini açtı bu alemde
Baktım ki bir taraf renk renk burcu burcu kokuyor
Bir tarafta gördüm ki başlamış kötülükler ilk demde
Arada kıl kadar fark var basarken tâ derinden korkuyor.
Nihayet alem Ruh maden nebat oldu
Sıra hayvana geldi sureta olmuş İnsan
Rabbın himmeti boldu içine Ruhu doldu
Girince Ruh bedene ADEM'e dönmüş cihan.
Bu ahvalde yolun yarısı oldu tamam
Rab nida etti yeriniz orası değil kanmayın
Bu alemde bana çok deyin aman
Hemen geri döneceksiniz sakın bağlanmayın
Fakirde bir gün cennette geziyorken
Şeytana uydu aldandı nefsine
Yutmamıştı daha buğdayı çiğniyorken
Kovuldu Cennetten bak ADEM bahsine.
Dahi yolumuz ŞİT üzre oldu
Erişti himmeti Rabbın sağımdan
Her an yanımızda çok belli oldu
Başladık kazmağa nefs dağından.
İste yolumuz İdris'e vardı bugün
Başladık biçmeğe hülleyi bölük bölük parça parça
Koyulduk hakikati tedrise o gün
Kapandık ağyara karsı o gün ölük ölük sırça sırça.
Nihayet Nuh'a eristik sonunda
Nefs tufanı sarmışken cihanı
Fakire oldu çok himmeti onunda
Bindik gemiyi Ruh'a seyre gittik cihanı.
Buraya kadar gördüklerim ahvalim
Menzilimiz MUHAMMED MUSTAFA oradan sana ALLAH'ım
Düştüm şeyhimin peşine sunmaktayım arzı halim
Fakiri hakiri yolda bırakma yürüt ALLAH'ım.
-----------------------------
( 25.2.1970 )
HUZURULLAHDA
Erenler bağına girdik gireli
Gönül ayinesin sildik sileli
Bezmi safayı sürdük süreli
Ayrılmaz olduk huzurullahdan.
Ferhat gibi nefis dağın deleli
Abu hayat dahi içtik içeli
Bizde bu dünyadan geçtik geçeli
Ayrılmaz olduk huzurullahdan.
Faniyi bakiye değişmek ile
Alarak haberi oynaya güle
Bülbül'ü Ruhum bakarak güle
Ayrılmaz olduk huzurullahdan.
Rızayı razide arayıp bulup
Dünyayı gayriye verip bırakıp
ALLAH'u ekberle divana durup
Ayrılmaz olduk huzurullahdan.
-----------------------------
( 8.8.1988 )
HAYAT NE GÜZELDİR NE GÜZEL
İnanç olursa eğer İnsanda
Mevlâda bulunursa ihsanda
Bazı günler sen zorlansanda
İmanla hayat ne güzeldir ne güzel.
İslâmın her türlü şartıyla
Gönülleri saran şifasıyla
Asalet veren edasıyla
İslâmla hayat ne güzeldir ne güzel.
Okunur elinde canların
Düşmez dilinden hiç onların
Hepsi doğrudur onda yolların
KUR'AN'la hayat ne güzeldir ne güzel.
Gerçek yakının seninde varsa
Onun sevgisi gönlünü sarsa
Sana her şeyi ile yarsa
Dostla hayat ne güzeldir ne güzel.
Kendini buldu ise kişi
Yoluna girdi demektir işi
Kaç olursa olsun yaşı
Canla hayat ne güzeldir ne güzel.
Gönlün devamlı çak ederse
Bir uçtan bir uca hep giderse
Neş'eyle bir şeyler raks ederse
Aşkla hayat ne güzeldir ne güzel.
Sev cümle varlığı HAK içün
Hizmet eyle sen hep halk içün
Abu hayatı doyarak için
Sevgi ile hayat ne güzeldir ne güzel.
Yarini hemen bulmağa bak
Gayriyi ateşe koyup yak
Dost bağına sel ol coşup ak
Yarla hayat ne güzeldir ne güzel.
At başından kargaşayı
Yaptır kendine güzel aşıyı
Balla doldurursan kaşıyı
Huzurla hayat ne güzeldir ne güzel.
Mevlânın övdüğünü bulmuşşan
Tacı Kerramnayı takmışsan
Gözlerinin içine bakmışsan
İnsanla hayat ne güzeldir ne güzel.
Hayallerinden geçtin ise
Alemi ukbaya geçtin ise
Necdeti bir yerde buldun ise
ALLAH'da hayat ne güzeldir ne güzel.
-----------------------------
( 10.2.1963 )