Bu gölet sahibi, devletimin yıllardır yavru balık atarak göletin balıklandırma çalışmasını yıllarca yapacak, siz o balıkların sudan ucuz fiyata katliamına yasal zemin hazırlayacaksınız.
Olmaz beyler olmaaaaz.
Bana bu gölet için her gün vatandaşlardan şikayetler geliyor. Göleti alan kişi,amatör balıkçılara yasak koymuş,balık tutmak isteyenlerden ücret talep ediyormuş.
* KİMİN BALIKLARINI TUTMA KARŞILIĞINDA APARA TALEP EDİYOR?
DEV-LE-Tİ-MİN BA-LIK-LA-RI-NI
-BU YETKİYİ KİM VERDİ?
* TE-KİR-DAĞ İL TA-RIM MÜ-DÜR-LÜĞÜ
DEVLETİMİN BALIKLARINI TUTMAK İÇİN,VATANDAŞ ŞAHSA PARA ÖDÜYOR. İZNİ DEVLETİN KURUMU VERİYOR.
Bir diğer husus da, bu göleti kiralayan kişi ve ailesi,her gün ağ atarak buradan her çeşit balık tutarak,köylerde satıyormuş. 800 dekar göletin balıklarını,bu şahıs her gün temizliyor.Üstelik il tarım müdür yardımcısı Oktay beyefendi, “ nasıl bir binayı aldığınızda istediğiniz gibi temizlersiniz, bu vatandaş ta istediği gibi temizleme hakkına sahiptir ” gibi korkunç bir benzetme yapıyor.
Ey tarım il müdür yardımcısı; burada inşaattan değil, canlı balıklardan bahsediyoruz. Devlet yıllarca bu gölete resmi izinli katliam yapılsın diye yavru balık atarak balıklandırma çalışması yapmadı.
Bu vatandaş sazan yetiştirmek için milyonlarca sazanı tutup satacak, bunların yanında yine 8-10 çeşit milyonlarca balığı ağ ile temizleyip satacak, bir yıl sonra, “ ben sazan yetiştiremedim, alın göletinizi ” diyecek. Çünkü oradaki balıkları her gün ağ ile temizleyip satarak milyonlarca lira kazanmış olacak.
Nesine gerek Sazan yetiştiriciliği?
Gelelim bakanlık tarafından gönderilip ölen 113 bin yavru balığa;
Gönderdiğiniz açıklama, bir müdürlüğe yakışmayacak açıklamadır. Daha yazıyı bile okumayarak ezbere bir savunma yapmışsınız. Bu da sizin uydurma bir mazeret hazırladığınızın belgesidir.
1-Trakya Demokrat gazetesinde 02.08.2016 tarihinde 2 inci sayfasında yayımlanan “Tekirdağ İl Tarım Müdürlüğüne göletler için gelen 120 bin yavru balık öldü” yazılı habere istinaden yapılan açıklama diye yazmışsınız. Siz haberi uzayda mı okudunuz sayın il tarım müdürleri? Bir defa hem haber hem de “BIÇAK SIRTI” adlı köşemde dile getirdim ve asıl iddialarım oradaydı. İkincisi, yazan kişinin adını belirtmekle mükellefsiniz.
2-Balıkların Kütahya’dan gelirken stresten öldüğünü söyleyerek saçma bir mazeretin ardına sığınmışsınız. Vah vah vah. BALIKLAR KÜTAHYA’DAN MEMLEKETLERİNDEN AYRILDIĞI İÇİN DEPRESYONA GİRDİLER, NEFESLERİNİ TUTUP İNTİHAR ETTİLER.
Sayın Zekeriya Bey, Sayın Oktay Bey, bir balığın strese girip öldüğünü nasıl anlıyorsunuz?
Yoksa tarım uzmanlığı haricinde psikolog musunuz? Bu oran ölümler normal diyorsunuz. Vay be. Ne güzel, ölsünler canım, normal. Onlarınki can değil. MURATLI’YA ONLARCA YILDIR BAKANLIKTAN BALIK GELİYOR, TEK SİZİN ZAMANINIZDA ÖLDÜ. KAÇAMAZSINIZ, SORUMLUSUNUZ.
3-Gelelim kalan %50 balığın ÖLÜMÜNE ve açıklamaya; Normal zayiat dışında görülen ölüm oranıyla ilgili görevli personeller hakkında incelenme neticelenmiş ve gerekli uyarılar yapılmıştır. Balıkların göletlere dağıtım aşamasında daha fazla zayiat vermemesi için balıklandırma yapılacak sayının en fazla olduğu gölet olan Hayrabolu “Övenler Göletine” canlı olan tüm yavru balıklar bırakılarak balıklandırma yapılmıştır.
Şimdi soruyorum;
* Bu balıkların neden öldüğü resmi olarak tıbbi incelemeden geçti mi? (BALIKLARIN OKSİJEN VERİLMEDİĞİ İÇİN ÖLÜP ÖLMEDİĞİ ARAŞTIRILDI MI?)
* BU İHMALİ YAPAN PERSONELLLER KİM? (ACABA MÜDÜR VE MÜDÜR YARDIMCISI OLDUĞU İÇİN Mİ BU KONUDA PERSONEL ADI GEÇMİYOR?)
* Binlerce balığın ölümüne karşılık inceleme yapıp uyarmışsınız. Ey Sayın müdür ve müdür yardımcısı; Burada on binlerce balığın ölümünden bahsediyoruz. Yani canlıdan bahsediyoruz. Ne güzel, ölüme sebebiyet vereni uyar, bir daha ölsün, bir daha uyar.
Hanoğlu göletinin şahsa adeta peşkeş çekilmesi konusunu gündeme getirdiğimizde, İl tarım müdürü Zekeriya Sarıkoca, açıklama yapmak için, Trakya gazeteciler birliği başkanı Sayın Naci Akyazı ve beni il tarım müdürlüğüne, müdür yardımcısı Oktay Öcal’ın makamına davet ediyor.
Açıklamalarda bocalayan ve hiçbir elle tutulur açıklama yapamayan Oktay müdür gazeteciye, “saygısız” diyebiliyor. Bu müdür Türk örf ve ananelerinden de yoksun ki, makamında misafir birine böyle konuşabiliyor. Üstelik başkanımız şartnameyi istediğinde, “her önüne gelene veremem, şikayet dilekçesi yazın, vereyim” derken, Trakya gazeteciler birliği başkanı ve denetleme kurulu üyesine, her önüne gelen” deme cüretini gösteriyor.
Bu mu il tarım müdürlüğünün misafirperverliği?
Bir su dahi ikram etmeyen müdür, hakaret ediyor.
Şimdi Sayın Zekeriya Sarıkoca’ya soruyorum;
Siz Trakya gazeteciler birliği başkanı ve denetleme kurulu üyesini hakaret için mi makama çağırdınız?
Bu Hanoğlu göletinde,5-6 aydır her gün balıklar ağ ile toplanıp satılıyor. Devletin balığından şahıs para kazanıyor. Bu ayıbın bir an önce önlenmesi ve göletin tekrar muhtarlığın kullanılmasına sunulmasını istiyoruz.
Bu işin peşini bırakmayacağım.
Olay Ankara’ya intikal etti. Devletimin malına zarar veren il tarım müdürü ve yardımcısı tayin olana kadar, gerekirse Cumhurbaşkanlığına kadar olayı taşımaya kararlıyım.
KİMSE DEVLETİMİN MALINA ZARAR VEREMEZ VE DEVLETİMİ ZARARA UĞRATAMAZ
* BALIKLARIN ÖLÜMÜNE KİM SEBEP OLDU?
-HANOĞLU GÖLETİNİN KİRALANMASINDA KİMİN PARMAĞI VAR?
Sayın Valimize de bir önerim var; Sayın Mehmet Ceylan, siz il tarım müdürünü dinlemek yerine, Muratlı ilçe tarım müdürünü dinleyin, Muratlı’lı tarım kuruluşlarını ve kooperatiflerini dinleyin, Muratlı halkını dinleyin. O zaman haklılığımı anlarsınız. Muratlı ilçe tarım müdürü, Cumartesi, Pazar demeden köylüye destek olup daha iyi verim alabilmek amacıyla köyleri dolaştığı için, devletin aracını şahsi olarak kullanıyor diye soruşturma açan, Muratlı Kaymakamı Mahmut Hersanlıoğlu tarafından soruşturma yazısı kale bile alınmayan il tarım müdürünün devletin aracını makam aracı olarak kullanıp kullanmadığını,özel aracı gibi kullanıp kullanmadığını araştırın.
O zaman bana hak verirsiniz.
MURATLI HALKINA SESLENİYORUM; GÖLETİMİ GERİ İSTİYORUM DİYE BİMER`E ŞİKAYET DİLEKÇESİ YAZIN.