- Kızılay’ın ulusal basında mali olarak usulsüz yatırımları konuşuluyor. Doğrudur, değildir, bu adli mercilerin ilgileneceği bir konudur. Kızılay yönetimi de bir kişiden oluşmuyor. Yönetim gereğini yapacaktır ve yapmalıdır .
- Kızılay yurt dışına maske ve birçok covid-19 mücadele paketi gönderiyormuş. Bu da genel merkezin sorumluluğundadır. Bir usulsüzlük varsa, gereği yapılmalıdır ve de yapılır.
Fakat bu konuları fırsat bilip, dedikodu ile kan bağışını engellemek, tamamen insanlık dışıdır, kansızlıktır.
İzmir’de gerçekleşen depremde halkın yardımına koşan, gıda, giyim, barınak ve daha birçok sosyal yardım desteği yapan da Kızılay değil miydi?
Pandemi yasakları başladığında, halka her türlü gıda ve benzeri yardımı yapan, Tekirdağ Kızılay şubesi değil miydi?
Sizler, yurt dışında kurulup, aslı astarı belli olmayan sonu (RELİEF) ile biten ne olduğu belli olmayan derneklere para akıttığınızda, bunların nereye gittiğini sorguladınız mı?
(MURATLI BELEDİYESİNİN POSTANE KARŞISINDAKİ PANOLARINDA BİLE BU (RELİEF) İLE BİTEN BİR DERNEĞİN REKLAMI VARDI. HER DAİM BİR FELAKETTE YARDIMINIZA KOŞAN KIZILAYI MI BİR SİMİTÇİYE SPONSOR OLDU DİYE FERYAT EDİP KARALADINIZ?
Ben şahsen maddi imkanı olmayan çaresiz insanları haber yaptığım zaman, ilk yardıma koşanın Tekirdağ Kızılay’ı ve başkan Hamiyet Hanım olduğuna şahit oldum.
Gece-gündüz demeden insanlara yardım için çalışan bu insanların emeğini görmezden gelip, kötüleme kampanyası yapan insanlara kızmıyor, acıyorum.
Onlara beddua etmiyor, sadece bir gün Kızılay’a muhtaç olmalarını diliyorum.
Bırakın insanların kan vermesini engellemeyi artık.
Kansızlık yapmayın, toplum için destek olun. Köstek olmayın.
Şimdi bu aciz insanlara sesleniyorum;
- Kan verenleri karalama kampanyasıyla engelleyip kansızlık mı yapacaksınız,
- Siz de kan verip insanlara umut mu olacaksınız?
KARAR SİZİN…..