Eş, dost, akraba, tanıdık tavsiyesiyle istihdam edilen kişilerin, sonunda yetersiz olduğu görülüyor ve bunları o makama getiren kişiler de toplum ve basın önünde zor durumda kalıyor. Bunlardan birinin de, Tekirdağ Büyükşehir bilgi işlem daire başkanı olduğu söyleniyor.
Bu başkan ne mi yapıyor?
Kararı siz verin ey değerli okurlarım;
Geçtiğimiz yıl hasat şöleninde, sahil dolgu alanında stantlar kuruldu ve çok güzel bir organizasyon oldu. Bu stantların birinde de, yıllardır tanıdığım, kimseyle sorunu, kavgası olmayan, çalışkan bir kardeşim, Serdar Ekim’in bulunduğu, bilgi işlem daire başkanlığı adına çok güzel bir organizasyon yapılmış. Ben de bunu haber yaptım. Çünkü övgüyü hak ediyorlardı.
Peki, bu standı kurduran daire başkanı ne yaptı?
Serdar Ekim’e baskı yaparak, benim haberimi kaldırmam için benimle konuşmasını istemiş. Neymiş efendim, Serdar Ekim haberde ön plana çıkmış.
Ey daire başkanı, sana soruyorum; Sen hangi cüretle basın mensubuna haber kaldırma yetkisini kendinde buluyorsun?
Değil Serdar Ekim, senin Büyükşehir belediye başkanın dahi yaptığım haberi kaldırmamı söyleme hakkına sahip değildir. (Kadir başkan da zaten böyle bir şey asla yapmaz.)
Siz bu gücü ve cesareti kimden alıyorsunuz?
Süleymanpaşa belediye başkan yardımcısı Gülferah Güral, bir dernek başkanı bayana, üstelik çok saygın bir öğretmenin cenazesinde saygısızlık yaparak “röportaj” tekzip ettirmeye kalkıyor. (öğretmen olmuş, başkan yardımcısı olmuş, röportajın tekzip edilemeyeceğini, çünkü canlı yayın olduğunu hala anlayamıyor) İletişim daire başkanı haberi kaldırtmaya kalkıyor, genel başkanları Kılıçdaroğlu, “basın özgürdür, kimsenin basına sansür ve baskı yapmaya hakkı yoktur, bu demokrasiye darbedir” diyor.
Şimdi biz kime inanalım. Kılıçdaroğlu mu yalan söylüyor?
Onun partisinin mensupları mı?
Bu mu sizin demokrasi ve özgürlük anlayışınız?
Neyse konuyu dağıtmayalım. Tabi biz haberi kaldırmadık, başkan da bu çalışanına mobbing uyguladı.
Biz madalyonun diğer yönüne bakalım; Ey başkan… O hasat şölenindeki ankette, vatandaşa, ilçeler arası ulaşım, alt yapı, sağlık, iletişim hizmetleri ve daha birçok konuda anket yaptınız.
NEREDE BU ANKET SONUÇLARI?
Kamuoyu ve basınla paylaşmak sizi neden rahatsız etti?
Ben nedenini söyleyeyim, siz, vatandaşın şikâyetlerini sümenaltı ettiniz ve Kadir Albayrak’tan bu şikâyetleri sakladınız.(bununla ilgili kanıtım mevcut ve bunu Kadir başkanla 16 Temmuz tarihinde paylaştım. Duyduğuma göre, tüm kararları siz değil, sekreteriniz veriyormuş ve bu sekreteriniz başka yere alınmış, geri getirmek için uğraşıyormuşsunuz. Bunun da takipçisi olacağım.
Bir diğer husus da, ben zabıtayı arıyorum, şikâyet bildireceğim, karşıma büyükşehir iletişim daire başkanlığı çıkıyor. Çıkan görevli de umursamaz ve duyarsız davranıyor. Ben zabıtayı ararsam, zabıta çıksın alt yapı şikâyetlerini ararsam, alt yapı yetkilileri çıksın. Bıkkınlık ve umursamazlıkla cevap veren sizin daire elemanınız çıkmasın. Ondan sonra tutmuş tekrar arıyor, memnuniyet soruyorsunuz. Ben sizden hiç memnun değilim başkan. Kulağıma bir de hoş olmayan konu geldi, babanız ve Kadir başkan arkadaş olduğu için o makama getirildiğiniz ve bu nedenle rahat olduğunuz söyleniyor. Ben bunu Kadir başkana sordum, “görevini yapmayan kim olursa olsun, kendi çocuğum da olsa gözünün yaşına bakmam” dedi. Ey sayın başkan, bırakın çalışanlarınızla ve basınla uğraşmayı, işinizi yapın.
Elemanlarınızın görevlerini layıkıyla yapan basın mensuplarına teşekkür edeceğinize, “sen ön plana çıkmışsın, o haberi kaldırt” diyerek kişiselleştirmek, bir daire başkanına yakışmıyor. Gözüm, Ulaşım ve Tarım Daire başkanlarının üzerindeydi. Bundan sonra da sizi takibe devam edeceğim. İşini yapanı takdir etmesini de, çalışmayanı tenkit etmesini de iyi biliriz.
Haa bir hususu unuttum. Mobbing uygulamak suçtur. Bölümünüzden bu konuda bir şikâyet daha gelirse, emin ol Kadir başkan gereğini yapmakta asla tereddüt etmez.
Sahi, bilgi işlem daire başkanı ne iş yapar? Bunları bize yazılı olarak gönderin de cahil kalmayalım, öğrenelim.
HADİ KOLAY GELSİN.