TÜSİAD, 9 Mayıs Avrupa Günü dolayısıyla bir basın açıklaması
yayımladı. 25 Mart1957’de altı ülkenin katılımıyla bugünkü
Avrupa Birliği’nin temeli olan Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun
kurulmuş olduğu hatırlatılan açıklamada, bugün yarım milyarı aşan nüfusu, yirmi sekiz üye ülkesi ve küresel ekonomik ve teknolojik gücü ile tarihin en önemli siyasal proje başarısı olduğu belirtiliyor ve Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik sürecinin de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için birçok artı değer yarattığına işaret ediliyor:
• Transatlantik dünyanın sahip olduğu Batılı ve çoğulcu bir demokrasi,
• Modern, dinamik, düzenlenmiş rekabetçi ve kapsayıcı bir piyasa ekonomisi,
• Öngörülebilir bir hukuk sistemi,
• Sosyal refah, sağlık ve iş standartları,
• Avrupa eğitim, teknoloji ve sosyal kalkınma programlarına katılım,
• Avrupa ve dünyadan daha çok yatırım ve turist,
• Gümrük Birliği sayesinde daha çok kalemde çok daha fazla ihracat, standartları yüksek gıda ve sanayi ürünleri, tüketici
hakları, çevreyi koruma kuralları…
AB üyeliğinin bir dış politika konusu değil,
Türkiye’nin tüm politika alanlarında dönüşüm yaratacak, partiler üstü temel politika hedefi olduğu, üyelik sürecindeki siyasal koşulluluk ilkesinin Türkiye’nin reformlarla dönüşümünün itici gücünü oluşturduğu, AB üyelik sürecinin Türkiye’nin dünyanın diğer bölgeleriyle ilişkileri için de olumlu
bir işlev gördüğü vurgulanıyor.