ÇÜNKÜ
- BİZİ TEMSİL EDENLER, MİLLETİ TEMSİL ETTİKLERİNİ UNUTMUŞ, MİLLETİN VEKİLLERİ KAVGA EDİYOR.
- MİLLETVEKİLİNE YAKIŞMAYACAK ŞEKİLDE HAREKETLERDE BULUNUYORLAR.
- Ben şimdilik bekliyorum. Milleti temsil edenlerin bu düşüncenin bilinciyle hareket etmelerini bekliyorum.
- Ben halkım, milletim. Vekiller anayasayı halka sunup,gerekli yasa çıkınca gider kararımı sandıkta kullanırım ve çıkan sonuç, ister iyi ister kötü olsun halkın genel karakterini yansıtır.
GELELİM DEVLET BAHÇELİ’YE;
- Sayın Bahçeli, göreve geldin, genel başkan oldun, ilk yaptığın icraat dava arkadaşlarının çoğunu görevden almak oldu ve sen ülküdaşlarını sırtından vurdun. Seni oraya başkası değil, ülkücüler getirdi
- Davanı, ülkünü unutup, ülkücünün saçı, bıyığı ve çorabıyla uğraştın.
- Ülkücülerin olmazsa olmazı, “söz konusu vatansa, gerisi teferruattır” sözüydü, sen bu sözü bile başkalarına kaptırdın.
- Hükümet ortağı oldun. Küçük ortağın başkanı Mesut Yılmaz Terörist başı için idamın kaldırılmasını önerdi. Sen, “idam kalkarsa hükümetten çekilirim” dedin. Oylama öncesi çekilmediğin gibi, bir de altına imza attın. Senin partinin ideolojisi, teröre karşı “ya sev ya terk et” değil miydi?
-İdam kalktı, sen bir sonraki seçimde meydana ip attın.
Geçti Bor’un pazarı.
SEN İDAMIN KALDIRILMASI KARARINA İMZA ATIYORSUN, SONRA HÜKÜMETTEN ÇEKİLİP MEYDANA İP ATIYORSUN.
SANA KIZANLAR, BUGÜN AK PARTİNİN KURULMASI TEMELİNİ ATTILAR.
- AK PARTİYİ SANA KÜSEN, KIZAN ÜLKÜCÜLER KURDU.
- SENİN RAHMETLİ BAŞBUĞ’UN “BANA İZİN VERİN, ÜÇ GÜNDE APO’NUN KELLESİNİ GETİREYİM” DERKEN, SEN İDAMI KALDIRAN HÜKÜMETİN BÜYÜK ORTAĞIYDIN.
GELELİM TÜM ŞEHİT AİLELERİNİN İÇİNİ ACITAN KAHREDEN SAHNEYE;
- SEN MEYDANLARDA, “İMRALI CANİSİ” DİYE NUTUK ATIYORSUN, BU ŞAHISLA GÖRÜŞEN, İŞBİRLİĞİ İÇİNDE OLAN PARTİNİN MİLLETVEKİLİ AHMET TÜRK MECLİS SALONUNA GİRDİĞİNDE, AYAĞA KALKIP,ÖNÜNÜ İLİKLEYİP TOKALAŞIYORSUN.
Bu ne perhiz,bu ne lahana turşusu?
- BU DA YETMEZMİŞ GİBİ, “AHMET TÜRK HAPİSTEN ÇIKARILSIN” DİYORSUN. YAKINDA, “İMRALI’DAKİ DE ÇIKSIN” DERSEN, ARTIK ŞAŞIRMAM.
-Partinin ağır toplarını tek tek harcadın, herkesi partiden ihraç ettin. Hadi Meral Akşener dışarıdan geldi. Ümit Özdağ gibi bir değeri de harcadın. YAKINDA PARTİDE KİMSE KALMAYACAK.
O KOLTUK BABANIN MALI DEĞİL, ÜLKÜCÜLERİNDİR. SEN ÜLKÜCÜLERİ BIRAKMIŞ, “AHMET TÜRK HAPİSTEN ÇIKSIN” DERDİNE DÜŞMÜŞSÜN. BU DAVRANIŞLARIN ÜLKÜCÜLÜK TARİHİNE KARA LEKE OLARAK GEÇECEK, TARİH SENİ AFFETMEYECEKTİR.
- ÜLKÜCÜLER, “EZAN DİNMEZ, BAYRAK İNMEZ, VATAN BÖLÜNMEZ” DİYOR, SEN NEYİN PEŞİNDE KOŞUYORSUN.
- ÜLKÜCÜLER, BU VATANI”YA SEV YA TERKET” DERKEN, MEYDANA İP ATIP HAVA YAPTIĞINI ZANNEDİYORSUN.
ŞEHİTLERİMİZİN KEMİKLERİ SIZLIYOR.
BIRAK BU KOLTUK SEVDASINI, ÇIK GİT ARTIK.
Neyse, şu başkanlık konusunu bir de Bahçeli’nin dilinden değerlendirelim. Bana bir okurum video göndermiş.
Bahçeli şöyle diyor; “Gönül seferberliği isimli eserinin 1977 tarihli basımında rahmetli Başbuğ’umuz şöyle demektedir; Milliyetçi hareket partisinin yolu, hukukun üstünlüğünü esas alan, çok partili, demokratik, parlamenter hürriyetçi nizamdır. Merhum Türkeş beyin,1997’de vefatına kadar bir defa olsun başkanlık sistemini gündeme getirmediği aksine 1985’de tahliye olduktan sonra, Turgut Özal’ın başkanlık sistemi arzularına karşı çıktığı hatırımızdadır.”
ŞİMDİ SİZE SESLENİYORUM SAYIN ÜLKÜCÜ KARDEŞLERİM;
O sözden günümüze bu kadar mı çark edilir?
- BİR SÖYLEDİĞİ DİĞERİNE UYMAYAN BU ZATI MUHTEREME DAHA NE KADAR KATLANACAKSINIZ?
- DOKUZ IŞIK DOKTRİNİNE UYMAYAN BİR BAŞKANLA HALA DEVAM MI?