hiç tanımadığımız fakat bir o kadar da biz olan kadınlar
arasında
uzun bir yolculuğa çıkarıyor.
Aşk, ayrılık, tutku ve ölüm dörtgeni
arasında kesişiyor yolları.
Okuyucuyu gizemli bir buluşmaya sürüklüyor…
Her yağmur damlasının yüzümüze kamçı
gibi vurduğu gerçek hayatların hikayesiyle
çarpıcı bir buluşma yaşatıyor.
‘Yağmur damlaları birlikteyken birbirlerini göremezler.
Birlikte düşerler dokunarak, sevişir gibi ama asla bir araya gelmeden, kavuşamadan.
Ben de seninle düştüm ama sen beni görmedin.
Ben kaldırıma çarptım, sen ise nehrin bir parçasına...
Ben yine hayat bulurum nehrin bir kenarında.
Oraya gidiyorum artık,
yağmur nereye düşüyorsa...’
(Tanıtım Bülteninden)