Yıllardan 1989 aylardan ise Haziran. Dünyamıza gözlerini umutla açan bir bebek geliyordu. Bu bebek Meryem ile Ömer`in ilk çocuklarıydı, bu bebek ile beraber yaşamlarına farklı bir neşe katmış olacaklardı. Tanrıdan onların sevgisine karşılık olarak verilen bir armağan. Bir haziran sabahı doğmuştu işte o bebek. O gün unutulmayacaktı asla. Hem Meryem`in hem de Ömer`in için dünyalar onların olmuştu, dünyadaki en zengin ve en mutlu insanlar onlar oluvermişti.
Birkaç gün, Annenin ve bebeğin sağlığı için hastane de kalmak zorundaydılar. Fakat o gün haberi alan tüm konu komşu ve akrabalar hastaneye akın etmeye başlamışlardı bile. Bebek öyle güzeldi ki gözleri kömür karası gibi simsiyah ve ışıl ışıl parlıyordu. Dünyaya ben geldim diye sesleniyordu sanki. Dünyaya, tüm güzelliklerini ve umutlarını bana aç der gibiydi. Her doğan çocuk gibi bir isim verilmeliydi.
(Tanıtım Bülteninden)