İnsan, nasıl konuştukça ve ağladıkça açılabiliyor ise; yazdığı yazılar, şiirler onu engin ufuklara doğru yol alan bir gemi gibi götürür. 

Onu, yarı yolda bırakmaz, alır götürür hedefine. Şiir yeri geldiğinde bir ağıt, bir beste, bir şarkı, bir atasözü ve de en önemlisi çağın altın yazısı olabilmektedir. 

Şiir; Türk`ün bir özü ve sözüdür. 

Şiir, benim aklımın aynasıdır. İçimdeki sessiz çığlıklarımdır. Aklımın misafirleri olup, düşüncelerime, oradan da ellerimden, kalemime bir yansımasıdır. 

"Bu şiir aşkı, aşkın çeşitlerini, 

Aşk için haykırışı, 

Aşka yapılan haksızlığı, engellemeleri, 

Buna karşılık direnmeyi çeşitli betimlemelerle ifade eder. 

İste aşağıdaki şu dörtlük onu ifade etmeye yeter: 

Sen beni tanıyamazsın ne de ben seni, 

Bırak engel olma adam gibi seveni. 

Dengi denk olanın bağlı olur birbirine teni. 

Kahretsin rabbim muradıma kötülük edeni. 

İşte burada murattan kasıt koskoca bir aşktır." 

(Tanıtım Bülteninden)